TURKISH-ENGLISH, ENGLISH-TURKISH DICTIONARY


ı
ş
ğ
ç
ö
ü


Enable auto_complete
 
English -> Turkish
book
f. deftere geçirmek, kaydetmek; yer ayırtmak, rezervasyon yapmak; tutmak, angaje etmek ; ismini kaydetmek, karakolda suçlu olarak kaydetmek.

book
i. kitap; cilt, fasıl, bap; müz livre, opera metni; (tiyatro) senaryo; (iskambil) bir takımın kazandıgı el sayısı; (briç) kazanılan ilk altı el; müşterek bahis defteri. the Book Kitabı Mukaddes. book of matches kibrit paketi. book club abonelerine indirimli fiyatla kitap satan firma. book muslin ince frenk tülbenti. book review bir kitabı inceleyen yazı, kitap tenkidi. book trade kitapçılık. book value defter değeri, maliyet. bring to book sorumluluğu birisine yükleyerek hesap sormak. by the book resmen, kurallara göre. He knows it like a book Ezbere biliyor. in ones bad books gözünden düşmüş. one for the books fevkalade olay; tam örnek. on the books kaydedilmiş, kayıtlı. make book A.B.D., (argo) bahse girenlerin parasını almak. without book ezbere; salahiyetsiz.

book
i. kitap; cilt.

f.
1. (polis) (sanığı/cezaya çarptırılan birini) kayda geçirmek.
2. İng. (yer) ayırtmak; rezervasyon yaptırmak.

book
Kitap

[Previous - Next]

English -> English
book
A collection of sheets of paper, or similar material, blank, written, or printed, bound together; commonly, many folded and bound sheets containing continuous printing or writing.

book
To enter, write, or register in a book or list.

[Previous - Next]




Download our Turkish Dictionary software and use it on any Windows computer with internet connection.



Turkish Dictionary home | Download Turkish Dictionary | Contact us | Add to your site | Add to Explorer | Add to Word | Dictionaries | Fatih Akgul

3 users online